Tümör Mutasyon Yükü Nedir?

Tümör mutasyon yükü, basitçe kanserin genetik parmak izidir. Tümör mutasyonları kötü haber gibi görünebilir, ancak modifikasyonlar da kanser tedavileri için değerli bilgiler sağlayabilir.

Kemoterapiler güçlü hücre öldürücü ilaçlardır, ancak aynı zamanda neredeyse tüm bölünen hücreler üzerinde de etkilidirler. Kanser hücreleri en çok çoğalan hücreler olduğu için kemoterapiden de en çok etkilenen hücrelerdir. Ancak son zamanlarda, kanser hücrelerinin farklı biyolojilerine dayanan hedefe yönelik tedavilerin kapısı, öngörücü biyo-belirteçlerin keşfiyle açıldı. Biyo-belirteçler, bir hastanın hastalığının ve ilerlemesinin ayrıntılarını ve tedaviye nasıl yanıt verebileceklerini ortaya çıkarabilir.

Tümör mutasyon yükü, tümör hücreleri tarafından taşınan mutasyonların sayısını ve biyo-belirteç araştırmalarında ortaya çıkan odak alanlarını ölçer. En basit tanımıyla tümör mutasyon yükü, tümördeki toplam mutasyon sayısıdır. Bir hastanın karmaşık dokularından ve tümör hücrelerinden alınan DNA dizilerini karşılaştırarak ve bir dizi gelişmiş algoritma kullanarak, tümörlerde bulunan ancak normal dokularda bulunmayan edinilmiş somatik mutasyonların sayısı belirlenebilir.

Tümör Mutasyon Yükü: Potansiyelinin Kilidini Açmak

İmmünoterapilerin etkinliği, tümör tarafından ifade edilen (sunulan) ve bağışıklık sistemi ile etkileşime giren spesifik bağışıklık proteinleri ile tahmin edilebilir. Tümör mutasyon yükü bu anlamda farklı bir biyo-belirteçtir ve sadece mutasyonlardan elde edilir.

Mutasyonların kansere neden olduğu göz önüne alındığında, yüksek bir tümör mutasyon yükü daha agresif kanser biyolojisini düşündürebilir, ancak bu her durumda doğru değildir. Araştırmacılar, daha fazla mutasyona sahip bazı tümörlerin immünoterapilere daha duyarlı olabileceğini bulmuşlardır. Başka bir deyişle, tümör mutasyon yükü, immünoterapilerin etkinliğini tahmin etmek için kullanılan bir biyo-belirteçtir.

Hücreler değişmeye başladığında, tümör hücrelerinde bulunan bazı mutasyonlar, bu hücrelerin yüzeyinde bulunan ve neoantijenler olarak bilinen proteinleri kodlayacaktır. Bunlar, bağışıklık sisteminin tümörü yabancı olarak tanımasını sağlayabilir.

Tümör mutasyon yükü, bazı kanserlerin neden immüno-onkolojik tedavilere (immünoterapiler) daha iyi yanıt verdiği hakkında da yararlı bilgiler sağlayabilir. Güneş ışığına veya sigaraya bağlı mutasyonlar, immünoterapiye daha iyi yanıt verme eğilimindedir. Pankreas veya kolon kanseri gibi diğer tümörler daha az mutasyona sahiptir, bu nedenle tedaviye yanıt verme olasılıkları daha düşük olabilir.

Bununla birlikte, insan genomunun üç milyardan fazla baz çiftine sahip olması, araştırmacılara heyecan verici bir meydan okuma sunuyor, “Pek çok farklı faktörden etkilenen bir biyo-belirteç nasıl standardize edilir?”

Tümör Mutasyon Yükünün Ölçülmesi

Tümör mutasyon yükü, tüm ekzom dizilimi kullanılarak değerlendirilebilir. Tüm ekzom dizilimi, 21.522 genin kodlama bölgelerini inceler ve tümör ekzomundaki 200 mutasyona dayalı olarak tümör mutasyon yükünü tanımlar.
Klinik olarak belirleyici olması için, tümör mutasyon yükünün ölçüm ve performans için tutarlı standartlara sahip olması gerekir, ancak bu bir zorluk teşkil eder.
Şu anda, tümör mutasyon yükünü ölçmenin veya bildirmenin standart bir yolu yoktur, ancak bunun gelecekte mümkün olacağı konusunda iyimseriz. Verileri standart bir formatta yazmak, çalışmalar arasında karşılaştırmalara izin verdiği için biyo-belirteçleri daha değerli kılar.
Tümör mutasyon yükü, yalnızca bir teşhis olarak değil, aynı zamanda bir tümörü tedavi boyunca izlemek için bir araç olarak kullanılabilir. Doktorların yeni mutasyonları tanımlamasına ve bunlara uyum sağlamasına olanak tanır. Henüz o noktaya gelmedik ama hassas onkolojinin geleceği bu olabilir.

Tümör mutasyon yükü, hassas onkoloji ve kişiselleştirilmiş tıbba giden yolda önemli bir adımı temsil ediyor, ancak bu son değil. Gelecekte biyo-belirteçler, muhtemelen tümör mutasyon yükü ve inflamatuar gen ekspresyonu gibi diğer özellikler dahil olmak üzere birden çok öğeden oluşacaktır.